Metal müzik adına efsane 1993 yılından bu yana ilk defa bu kadar çok yıldız sanatçı ve rock grubunu ülkemizde gördüğümüz 2024 yılının en heyecanla beklenen (ve biletleri Ocak 2024’te çıkan) sold out MEGADETH konseri yoğun katılımla 12 Haziran 2024 akşamı (dün) İstanbul’da gerçekleşti.

İlan edilen saatte yani 21:30 da sahneye çıkan metalin yaramaz çocuğu Dave Mustaine ve ekibi yaklaşık iki saat boyunca fırtına gibi esti. Konser başlamadan önce sahneden kalabalığı çok beğenen Dave’in setliste bir kaç parça ekleyerek seyirciyi ödüllendireceği açıklandı.

Metal Oda Instagram sayfamızda konserden bir gün evvel paylaşılan muhtemel setliste yakın bir setlist çalan MEGADETH, mükemmel soundu, sahne dinamizmi ve hakimiyeti ile göz doldurdu.

The Sick , The Dying..and The Dead! ile başlayan setlist, bana biraz jetlist gibi geldi: hiç es vermeden adeta mixlenerek şık bir biçimde birbirine geçen parçalar yer yer bir potpuri tadında hızlı hızlı çalındı. Kötü müydü? Hayır. Çünkü her saniyesi dolar bazında olan bu kadar büyük bir “marka” grubun böyle bir sunum yapması, sahnede parça aralarında laga luga yapmaması ve sıradaki parçaya giriş için zaten dünden hazır olması şaşırtıcı değil. Yaşı kemale ermiş (63) ve dede olmuş Dave Mustaine ’in sahne enerjisi ve fitliği görülmeye değerdi. Daha önce ülkemizde canlı seyretme fırsatı bulamadığım Dave Mustaine, özellikle Sweating Bullets parçasında yaptığı komik canlandırmalar ve teatral şovuyla neden metal müzikteki en büyük isimlerden biri olduğunu cümle aleme kanıtlar gibiydi.

Anlamlı Megadeth parçası Peace Sells’de sahneye çıkan ve Dave ile headbang yapan MEGADETH maskotu Vic Rattlehead kalabalığı coşturdu. Takım elbiseli Vic, “See no evil, hear no evil, speak no evil” cümlesinin ete-kemiğe bürünmüş hali olarak gözlerine perçinlenmiş çelik vizörü, demir zımbalarla mühürlenmiş ağzı ve metal tıpalarla kapatılmış kulaklarıyla tıpkı bu cümlenin anlatmak istediği gibi “üç maymun”u ve aynı zamanda grubun sansür ve özgür düşünce karşıtlığının karşısındaki duruşunu temsil eder.

(Vic Rattlehead)

 

(Üç Maymun)

Toksik ilişkileri anlatan She-Wolf parçasını da eski eşim için söylüyorum diyen Dave, hepimizi gülümsetti:

The mother of all that is evil

Her lips are poisonous venom

Wicked temptress knows how to please

Priestess roars, ‘Get down on your knees’”

 

Yakın planda doğal olarak zamanın ve hayatta yaşadığı zorlukların izlerini taşıyan yüzü hariç, sahnedeki dinamizmi ve eşsiz gitar tekniği ile adeta zamanı durdurmuş Dave Mustaine: imza kızıl saçları ve fit görünümüyle 20 yaşındaki haline taş çıkardı kanımca.

Konser sonrası Meet & Greet macerasında Dave ile tanışma fırsatı da buldum. Ondan bahsetmeden evvel zurnanın zırt dediği yere yani Küçükçiftlik Park konser mekanında beğenmediklerime değineceğim.

KÜÇÜKÇİFTLİK PARK EZİYETİ

2021 yılından bu yana konser mekanı olarak falsolarını yazıp durduğum Küçükçiftlik Park’ın gerçekten şehir merkezinde olmaktan başka bir özelliği yok. Dün Genel Giriş’te bitmez tükenmez kuyruklara karşılık olarak Sahne Önü giriş oldukça rahattı. Meet & Greet pasımı aldıktan sonra kuyruksuz kıyametsiz mekana girdim.

Tanıdık yüzler ve sanatçıları görüp sohbet etmek güzeldi: coşkulu seyircinin bekleştiği konser alanı neşeli bir festival mekanı havasındaydı. URU uygulaması ile de dertsiz tasasız içecekler alınabildi. Buraya kadar her şey ne kadar toz pembe değil mi? Ama durun:

2021’den bu yana ve özellikle de 2022 Deep Purple konserinde Life Park’taki (onun da ulaşımı rezalet bir konudur!) sahne donanımı ve ses altyapısını gördükten sonra, Küçükçiftlik Park’ta LED ekranlar olmamasını defalarca eleştirmiştim. Bu yıl SCORPIONS konseri ile birlikte sahnenin sağ ve solunda yer alan ekranlar seyirciyi mutlu etti. Ancak Dream Theater gibi, Manowar gibi konserleri bu ekranların yokluğunda sanatçıları (şayet sahne önünde değilsek) bit kadar görerek eziyet çekmenin bir anlamı var mıydı gerçekten?

Mekanın VIP Terası gerçekten iyi değil: yandan görüşe sahip terasta gerçek metal dinleyicisi ile ilgisi olmayan -para verdik geldik neymiş bakalım bu Megadeth- profili kol geziyordu. Kalabalık olmayan barından başka hiç bir özelliği olmayan terasın kendi tuvaleti olmaması da skandal diye düşünüyorum.

(Küçükçiftlik Park – Megadeth konseri İstanbul)

Gelelim tuvaletlere: daha önceki tecrübelerimden, MANOWAR gibi kalabalık bir konserde bile kadınlar tuvaletini tertemiz ve sürekli tuvalet kağıdının yenilenip yerlerinin silindiği bir mekan olarak tutmayı başarmıştı Küçükçiftlik Park. Ancak dün sahne önü  kullanımı için getirilen mobil tuvaletlerin pisliği korkunçtu. Mobil tuvalet alanına kokudan girilmiyordu (tuvalet kabinine girmeyi siz düşünün!). Mobil tuvaletlerin sürekli temiz tutulmasından sorumlu personel olmaması ve bizim insanımızın da tuvalet kullanma adabına sahip olmaması sorunu katlamıştı. Demek istediğim odur ki evet Küçükçiftlik Park LED ekran sorununu çözmeyi başarmış bu yıl ancak ne yazık ki yeme-içme ve tuvalet konuları hala çok zayıf. Şehir merkezinde olma avantajı ve lüksünün üzerine yatıp bu sorunlara kulak tıkayan bir mekan olmamalı bence. Sonuç olarak bu tip konserlere yurtdışından gelen de çok oluyor: bir mekanın tuvaletlerinin temizliği prestijidir (minik bir dönerci bile olsa!) .Buna bir çözüm bulunması şarttır.

DAVE İLE TANIŞMA SEREMONİSİ

Konserden önce tarafımıza zarf içinde iletilen talimatlarda konser bitiminde sahnenin solunda toplanılıp grup halinde Dave McRobb eşliğinde Meet & Greet alanına girileceği yazılmıştı. Çok sıkı kuralları olan Meet&Greet için zil zurna sarhoş olmamak, toplanma alanına geç kalmamak, sanatçıya saygılı davranmak gibi kurallar vardı ve bu kurallara uymayanların dışarı atılması veya tanışmaya alınmaması söz konusuydu. Sahnenin sağı ve solunu karıştıranlar için güleryüzlü ve sempatik Dave McRobb elinde yoklama listesiyle dolaşarak herkesin geldiğinden emin oldu. Sonra sahne arkasından topluca kulis tarafına geçtik. Başka ülkelerdeki lüks ve konforlu Meet&Greet alanlarının aksine 30 kişi küçücük kliması yetersiz (dolayısıyla da yoğun ter kokulu) alanda uzun süre bekledik. Bu kadar küçük, gösterisşiz, oturma yeri bulunmayan ve yetersiz bir alan Megadeth ekibini de mutsuz etmiş olmalı. Bir de sanatçıyla çekilen fotoğraflar açısından ne doğru düzgün bir ışık, ne de bir fon perdesi vardı; anlayacağınız Meet& Greet için mekan hiçbir hazırlık yapmamıştı. Hatta odadaki sanayi tipi camlı (içi pet şişe dolu) tipsiz buzdolabının önünde çekilen fotolar bile oldu. Megadeth’in, Dave Mustaine’in ve grup arkadaşlarının profesyonelliği ve büyüklüğüne yakışmayan bu Meet&Greet alanında yine mekan yönetiminin bu kadar büyük bir grubun şanına yakışır bir alan sağlayamamak açısından kusurlu olduğunu düşünüyorum. Buna rağmen Dave McRobb yüzünden gülümsemesini, Dave Mustaine ise sempatikliğini ve profesyonelliğini elden bırakmadı.

 

 

(Metal Oda’ya özel imzalı – Dave Mustaine A Heavy Metal Memoir kitabı ilk sayfası)

Sonuç olarak ben konseri çok beğendim: sound, dinamizm, Dave’in sahnedeki içtenliği her şey yerli yerindeydi. Dave Mustaine’in grup arkadaşları James LoMenzo (bas), Dirk Verbeuren (davul) ve Teemu Mäntysaari (gitar) usta müzisyenlikleri ile göz doldurdu. Thrash metalin dev ismi MEGADETH’in kurucusu ve frontmani Dave Mustaine iyi ki METALLICA’da kalmamış diyorum ben; çünkü bir grupta bu kadar güçlü ve yetenekli iki frontmen birarada olamazdı; METALLICA Dave’in potansiyeli ve karizmasına sekte vururdu. Yani iki cambaz (Hetfield ve Mustaine) bir ipte oynamazdı anlayacağınız.

Yazdıklarımın düşündüreceği üzere Küçükçiftlik Park’ta bazı şeylere el atılması ve mekan imkanlarının özenle revize edilmesi gerekiyor bence. Bahsettiğim konular düzeltilebilirse mekanın gerçekten de İstanbul’un dört dörtlük bir açık hava konser alanı olarak rakipsiz olması muhtemel.

©2024@metaloda
“Her hakkı saklıdır. Kaynak göstermeden alıntı yapılamaz. Başka yerde yayınlanamaz.”