KONSERLERDE CEP TELEFONU SORUNSALI

Konserlerde Cep Telefonu Sorunsalı

Bir zamanlar sadece hayal edebildiğimiz, Uzay Yolu (Star Trek) dizisinde gördüğümüz cep telefonları, salt iletişim aracı olmaktan çıkarak günlük hayatımızın neredeyse her alanına hâkim oldular. Hayatımızı kuşatan sosyal medyadan fotoğrafçılığa, navigasyondan eğlenceye kadar modern yaşamın ve adeta vücudumuzun bir uzantısı haline geldiler. Öyle ki, cep telefonumuz yanımızda değilken kendimizi eksik ve güvensiz hissediyoruz. Cep telefonları konser deneyimimizi de büyük ölçüde etkiledi: hayatımıza kattığı kolaylıkların yanı sıra, konserlerin büyüsünü bozup bozmadığı konusu da tartışmalara açıldı.

Sosyal medya çağında konserlerin ayrılmaz bir parçası haline gelen cep telefonları, anı yakalamaktan canlı yayın yapmaya, reels ve vloglar çekmeye kadar birçok amaç için kullanılıyor. Cep telefonlarının her geçen gün artan üstün kamera özellikleri de insanların video kamera yerine cebinde ve çantasında taşıdığı bu aygıtları görüntü kaydı için kullanmasının önünü açıyor. Ancak, herkesin bu durumdan pek memnun olmadığı söylenebilir: hayranlar telefonları birer kayıt aracı olarak görse de, pek çok sanatçı telefonların konser deneyimini bozduğunu savunuyor. Bu tartışma, bazı müzisyenlerin konserlerde telefon kullanımını tamamen yasaklamasına neden olurken, bazıları da telefonları modern konserlerin kaçınılmaz bir parçası olarak kabul ediyor.

Telefon Yasaklarının Amacı: Canlı Performansın Korunması
Bazı sanatçılar ve gruplar, konserlerinde telefon kullanımına kesin bir şekilde karşı çıkıyor. Jack White, Bob Dylan, Axl Rose ve Alicia Keys gibi sanatçılar, konserlerinde katı telefon yasakları uyguluyor. Bu yasağın başlıca gerekçeleri ise:
1) telefonların dikkat dağıtması ve hayranların anı yaşamak yerine telefonlarıyla kayıt yapmaya odaklanarak konser deneyiminden kopmaları,
2) sanatçıların konserlerin hep birlikte yaşanması gereken özel deneyimleri olduğunu düşünmeleri ve telefonların performans bütünlüğüne gölge düşürmesi,
3) bazı sanatçıların düşük kaliteli hayran kayıtlarının itibarlarına zarar verebileceğinden endişe duymaları,
4) konserlerdeki özel performans anları ve gizliliğin sanatçılar tarafından kontrol altına alınma isteği,

Cep telefonu yasağını uygulamak için bazı sanatçılar Yondr keseleri kullanıyor. Bu özel kilitli torbalar, hayranların telefonlarını yanında tutmasına izin verirken, konser boyunca kullanmalarını engelliyor; konser süresince kitlenen mekanizma, konser sona erince açılıyor.

(Konserde cep telefonu kullanımını engelleyen Yondr kesesi)

Peki Hayranlar Ne Düşünüyor?

Konserlerde telefon yasağı, çoğu fan tarafından hoş karşılanmıyor. Pek çok hayran aşağıdaki sebeplerle telefon kullanımını savunuyor:
1) herkes VIP deneyim bileti alamadığı için bir fotoğraf ya da videonun konserin unutulmaz bir hatırası olduğu görüşü,
2) arkadaşlarıyla birlikte çektikleri özel konser anlarını saklama ihtiyacı,
3) sosyal medyada konseri paylaşarak orada bulunma deneyiminin parçası olmak ve farklı ülkelerdeki fanlarla bağ kurmak isteği,
4) kalabalıkta arkadaşlarını bulmak, güvenlik ve olası olayları belgelemek ihtiyacı.

Ancak, birçok kişi de aşırı telefon kullanımının rahatsız edici ve dikkat dağıtıcı olduğunu düşünüyor: görüntü almak için havaya kaldırılılan telefonlar, görüşü engelleyerek ekran denizine neden oluyor, telefonlar seyirciye doğru yaydıkları ışıkla sahne görüşüne engel olabiliyor ve insanların konser atmosferinden kopmasına neden olabiliyor.

Orta Yol: Teknoloji ve Canlı Müzik Dengesini Kurmak
Bu tartışmanın bir doğrusu ya da kazananı yok aslında. Metallica ve The Rolling Stones gibi bazı sanatçılar cep telefonu kullanımına izin verirken, hayranlarına bilinçli kullanım çağrısı yapıyor. Türkiye’de defalarca seyrettiğimiz Soen gibi metal müzik grupları ise, duygusal parçalarının etkisini arttırmak için (tıpkı çakmak alevi sallama ritüeli gibi) hayranlara cep telefonlarının ışıklarını açma çağrısı yapabiliyor. Salon ya da açıkhava konserlerinde bu ışık selinin görüntüsünün harika olduğunu da eklemek lazım. Bazı sanatçılar ise resmî kayıtlar ve fotoğraflar paylaşarak, hayranların konseri tam anlamıyla yaşayabilmelerini teşvik ediyor.
Hem sanatçı hem de müziksever saflarını memnun edebilecek bazı çözümler ise belirli kayıt alanları oluşturularak hayranların belirli noktalardan video çekmesine izin verilmesi, kayıt süresinin sınırlanarak, uzun süreli kayıtlar yerine kısa videoların teşvik edilmesi, konser sonrasında katılımcılara profesyonel ve çok kaliteli kayıtların sunulması olabilir.

(Konserlerde cep telefonu ışıkları büyülü bir atmosfer oluşturuyor.)

Sonuç olarak konserlerde cep telefonları bulundurulması hem bir nimet, hem de bir lanet. Telefonların hayranlara tadını çıkardıkları, keyif aldıkları bir anı kaydetme ve paylaşma imkânı tanırken, diğer yandan canlı performansın büyüsünü azalttığı bir gerçek. Yukarıda bahsedilen şekilde bir denge kurularak hayranların telefonlarını bilinçli kullanmasını teşvik eden ve sanatçıların haklı isteklerini de göz önünde tutan bir orta yol bulunabilir. Hayatımızın her anında yanımızda olan ve adeta içinde yaşadığımız, içinde bir sanal evren barındıran cep telefonlarımızın konserlerden yasaklanması kişisel ve demokratik haklarımızla ters düşebilir.
Peki siz ne dersiniz, cep telefonları konser keyfini katlıyor mu, yoksa yerle bir mi ediyor?

(Cr: Laçin Temocin)

©2025@metaloda
“Her hakkı saklıdır. Kaynak göstermeden alıntı yapılamaz. Başka yerde yayınlanamaz.”