Yerde ayaklarımı uzatmış, sırtımı kanepenin ayaklarına yaslamış oturuyorum. Sağımda içi ağzına kadar dolu küllük, kenarından sarkan, sönmeye yüz tutmuş bir sigara. Solumda neredeyse bitmiş büyük bir şişe rakı (Bardak yok..) Önümdeki “Tv” ekranında “Loop”a alınmış, sürekli dönen “Lethargic Dialogue” klibi. Bir rakıya, bir sigaraya, arada bir de ekrana bakıyorum. Videonun başında elde dönen çakmak gibi başım dönüyor. Depresif düşünceler, bitik bir karaciğer, antidepresanlar, anksiyeteler, ilaçlar, mahvolmuş bir hayat, “Psychonaut 4”… 2015’te keşfettiğim “P4” (böyle deyince aklıma bir “DSBM” grubundan ziyade evdeki “Play Station 4 Pro” geliyor ama kısaltma işte.) “Youtube”da gördüğüm günden beri dinlemeye asla ara vermediğim bir “DSBM” grubu. “P4” Yukarıda anlattığım hikaye ve binlercesi gibi bir çok zor anımda bana arkadaşlık etti. Konsere geçmeden önce nedir bu “DSBM” sadece biraz sert müzikle harmanlanmış, üzgün ergen intihar girişimlerimi, yoksa fazlası mı? Biraz bunlara bakalım.
In this new episode we meet with Mario Duplantier of Gojira to discuss:
• Their victory at the Grammy Awards for Best Metal Performance,
• The excitement surrounding the Olympic Games opening ceremony,
• How things have changed for metal music and Gojira since the Olympics,
• The wonderful paintings of Mario Duplantier,
• Gojira’s activism and their impact,
• The upcoming Birmingham concert, “Back to the Beginning: A Black Sabbath Tribute”
• The highly anticipated new Gojira album and their upcoming Istanbul concert
Now streaming on YouTube Metal Oda
———————————-
Metal Oda’nın bu yeni bölümünde Mario Duplantier ile buluştuk:
• Grammy Ödülleri’nde Best Metal Performance zaferini,
• Paris 2024 Olimpiyatları açılış töreninin heyecanını,
• Olimpiyatlar sonrasında metal müzik ve Gojira açısından değişenleri,
• Mario Duplantier’nin nefis tablolarını,
• Gojira’nın activist duruşunu ve yarattıkları etkiyi,
• 2025 Birmingham, “Back to the Beginning: A Black Sabbath Tribute” konserini,
• Merakla beklenen yeni Gojira albümü ve yaklaşan İstanbul konserini mercek altına aldık.
Şimdi Metal Oda YouTube kanalında!
©2025@metaloda
“Her hakkı saklıdır. Kaynak göstermeden alıntı yapılamaz. Başka yerde yayınlanamaz.”
Konserlerde Cep Telefonu Sorunsalı
Bir zamanlar sadece hayal edebildiğimiz, Uzay Yolu (Star Trek) dizisinde gördüğümüz cep telefonları, salt iletişim aracı olmaktan çıkarak günlük hayatımızın neredeyse her alanına hâkim oldular. Hayatımızı kuşatan sosyal medyadan fotoğrafçılığa, navigasyondan eğlenceye kadar modern yaşamın ve adeta vücudumuzun bir uzantısı haline geldiler. Öyle ki, cep telefonumuz yanımızda değilken kendimizi eksik ve güvensiz hissediyoruz. Cep telefonları konser deneyimimizi de büyük ölçüde etkiledi: hayatımıza kattığı kolaylıkların yanı sıra, konserlerin büyüsünü bozup bozmadığı konusu da tartışmalara açıldı.
Merhabalar! Yine çok enteresan yerlerden çıkma çok enteresan bir grubun konseriyle karşınızdayım. Bahsedeceğim memleket ve semtinden son olarak bir “Black Metal” grubu olan “Uada”yı ülkemizde ağırladık. Bu sefer lokasyon yine aynı (ABD) fakat tarz çok değişik, çok seksi, yer yer hüzünlü ve dinamik.
Selam gençlik! Nasıl gidiyor? Yeni bir yıla giriş yaptık 2025 bütün güzellikleriyle bizimle olsun falan filan derken yine dakika bir gol bir saçma sapan şeyler yaşanmaya başladı… Ocak ayının son günleri son derece keyifsiz geçiyor, tutunabildiğimiz dallara sarılmaya çalışıyoruz. Bu dallardan bizim için en kuvvetli olanları genelde Metal Müzik ve konserleri oluyor.
Merhaba dostlar, Romalılar! Bugün sizlere (biraz geç olsa da…) Taa çok uzaklardan hatta en uzaklardan, Avustralya’dan ülkemize gelen, Ekim ayında güzel Beşiktaş’ımızda ağırlamış olduğumuz enteresan oluşum “Ne Obliviscaris” grubundan ve en az onlar kadar enteresan, şaşırtıcı sahne performanslarıyla ülke topraklarından çıkma Melodic/Groove Metal Müzik grubu “Hatemotion”dan bahsetmeye çalışacağım. Takvim yoğun ilerliyor, ülkemizde “Metal Müzik” özellikle konserler açısından en verimli dönemlerinden birini geçiriyor diyebilirim. Bunda organizatörlerin ve mekan işletmecilerinin payı çok büyük olsa da yerli Metal Müzik gruplarımız da bu güzel sürece katkı vermek için azımsanmayacak şekilde fedakarlık ve çalışma içerisinde bulunuyorlar.
Heavy metal müziğin ülkemizde yaşayan efsanesi Pentagram 22 Kasım Cuma günü Bursa Jolly Joker sahnesini yıkıp geçti.
38 senedir devam eden müzik kariyerleri boyunca birçok ilke imza atarak ülke ve dünya çapında büyük başarılara ulaşmış ve metal kültürünü büyük bir özenle toplumumuza sevdirmeyi başarmış yerli grup Pentagram ile önceki gün dinlediğimiz söyleşinin ardından gerçekleşen konserleriyle birlikte gözlerimizi sahneden alamadığımız, yer yer gözlerimizin dolduğu ve gülümsemelerin bir an bile yüzlerden eksik olmadığı birkaç saat geçirip kaliteli müziğe olan hasretimizi gidermiş olduk.
Hava ayaz mı ayaz , ellerimiz ceplerimizde… Bir türkü tutturmuşuz “Thrash Till Deaaath”.
Ayaz dediğime de aldanmayın, Adana’da hava 17 derecelerde. Kemikleri ısıtmaya yemin etmiş güneş tepede. Fakat biz ısrarla kemikleri kırdırmak için otogarda Ankara otobüsünü beklemekteyiz, Ankara soğuğu da bizi beklemekte eminiz! Neyse ki yol arkadaşım eczacı. Ne bileyim, tylol hot falan getirmiştir yanında herhalde.
24 Kasım Cumartesi, If Performance Hall | Beşiktaş bünyesinde düzenlenen Doom Over İstanbul ile uzun zamandır hasretini çektiğimiz She Past Away ile birlikteydik. She Past Away, 2006 yılında vokalist ve gitarist Volkan Caner ile bas gitarist İdris Akbulut tarafından kurulan post-punk kökenli dark wave grubudur. Bursa kökenli olan grup, gotik imajı ile tanınmaktadır. Kendilerini ortaokul yıllarımdan beri dinliyor olup, çok uzun zamandır canlı izlemek istiyordum.
Son iki gündür İstanbul için AKOM, valilik ve bilumum meteoroloji yetkilileri tarafından verilen fırtına uyarısı boşa çıkmadı. Progresif rock’ın efsane grubu JETHRO TULL, dün İstanbul Volkswagen Arena’da fırtına gibi esti.