Heavy Metal denince akla ilk gelen en büyük gruplardan Judas Priest, 1969 yılında Birmingham İngiltere’de kuruldu. Metal Oda ’nın sıkı bir takipçisiyseniz, Birmingham şehrine olan sevgim ve bağlılığım gözünüzden kaçmamıştır; keza Birmingham Black Sabbath, Tolkien, Duran Duran gibi önemli figürleri çıkarmış bir şehirdir.

Eğer bana Judas Priest kimdir, hangi tür müzik yapar diye soracak olursanız, 1980 yılında çıkardıkları ve müzikte çığır açarak heavy metal müziğin tanımını yapan albümleri British Steel’e kadar pek sesini duyuramamış bir grup olduklarını söyleyebilirim. 1969’da vokalde Al Atkins, bas gitarda Brian “Bruno” Stapenhill, gitarda John Perry ve davulda John “Fezza” Partridge ile yola çıkan Judas Priest, yıllar içinde çok eleman değiştirmiş. Grubun ismi “Earth” iken Stapenhill Bob Dylan parçası “The Ballad of Frankie Lee and Judas Priest” parçasından ilham alarak grup isminin Judas Priest olmasını teklif etmiş. İlk line-uptan hiçbir üyesi kayda giremeyen Judas Priest, iki demo parçadan sonra 1970’te dağılmış. Al Atkins ve çocukluk arkadaşı Ian “Skull” Hill davulda John Ellis ile vokali olmayan yeni bir grup kurarak yine Judas Priest adıyla yola devam etmişler. Kızkardeşi Sue, Ian Hill ile çıkmaya başlayınca 1972’de iç güveysi olarak gruba katılan Rob Halford, o zamana kadar bir konfeksiyon mağazasında çalışmaktaymış. Black Sabbath’tan Tony Iommi’nin menajerlik firması ile çalışmaya başlayan Judas Priest, ilk albümleri Rocka Rolla’yı (1974-1975)  Black Sabbath yapımcısı Rodger Bain ile kaydetmiş. Blues rock türündeki albümden sonra yelpazenin daha progresif tarafındaki 1975 Sad Wings of Destiny gelmiş.  Bir önceki albümde Bain tarafından yer verilmeyen sevilen hitleri “The Ripper” da Sad Wings of Destiny albümünde yerini almış. 1977 Sin After Sin albümünde yapımcı olarak Deep Purple’dan Roger Glover ile çalışan grup, heavy metal tekniğine önemli katkılar sağlayan bir albüme imza atarken, Amerikalı folk şarkıcısı Joan Baez’in “Diamonds and Rust” parçasını da başarıyla kendi stilinde coverlamış. İlk albümlerinde Led Zeppelin, Black Sabbath ve Deep Purple izleri yoğun olarak dikkati çeken Judas Priest, aynı dönemde heavy metalin üniforması olacak zımbalı troklu siyah deri ceketler, jean pantalonlar, fetiş punk aksesuarlarla oluşturulan ünlü görüntüsünü konser ve şovlarında kullanmaya başlamış. 1980 yılında heavy metalin kitabını yazan “British Steel” albümüyle şöhret gelmiş: radyolarda sıklıkla yer verilen kısa, melodik, basit ama vurucu yapıya sahip United, Breaking The Law, Steeler, Metal Gods gibi bugün hala rock ve metal dünyasında sıklıkla coverlanan hitlerle dolu albüm, gruba Double Platinum getirmiş. Grubun ortaya koyduğu heavy metal soundunda içinde Birmingham, Coventry, Wolverhampton gibi şehirlerin de yer aldığı Birleşik Krallık West Midlands bölgesinde yer alan Black Country yöresindeki sanayi uğultusu ve madeni seslerin de çok büyük etkisi vardır. Keza Black Country, kömür madenleri, demir döküm, çelik, cam ve tuğla fabrikalarıyla Endüstri Devrimi’nin doğduğu yerlerden biridir. İsmini de tabii bütün bu ağır sanayinin sebep olduğu hava kirliliği ve şehre çöken siyah kömür tozundan almaktadır. British Steel albüm kapağı da hem İngiltere’yi, hem çeliği, hem de keskin jileti tutan siyah deri manşetli eli bir arada göstermesi bakımından en “metal” kapaktır bence.

(1870’lerde Black Country-UK)

1980’lerde MTV’de en çok yer verilen metal grubu olan Judas Priest, Ozzy Osbourne, Scorpions, Van Halen, Black Sabbath, Mötley Crüe gibi dev gruplarla festivallerde sahne almış. Grup müziği gitar synth eklenmesiyle daha ana akım olmaya başlayan Judas Priest’in sahne şovlarına Rob Halford Harley-Davidson motoruyla çıkmaya başlamış ve bu şov, kılık kıyafet kodlarıyla beraber grubun imzası olmuş. 1991 yılında motosikletli şov sırasında kaza geçiren Halford, ciddi olarak yaralanmış.

1990’larda müziklerinde synth kullanımını azaltan Judas Priest, Painkiller, Jugulator (1997), Demolition(2001) albümlerinde groove metalden nu metale kadar modern heavy metal öğelerini müziğine katarak yoluna devam etmiş.

Ronnie James Dio ve Bruce Dickinson ile beraber heavy metalin en önemli vokallerinden biri olan “Metal God” Rob Halford, 1998 yılında MTV’de eşcinsel olduğunu açıklamış. Halford’a göre bu onun için çok önemli bir dönüm noktası olmuş. Hayranlarının tepkisinden çekinen ancak bu açıklamasından sonra hayranlarının yalnız bırakmadığı Halford için bu itiraf omuzlarından hayat boyu taşıdığı yükü kaldırmış. Gizlemek zorunda olduğu eşcinselliği yüzünden yıllar boyu madde ve alkol bağımlılığının pençesinde kıvranan Halford, bu samimi itirafıyla psikolojik olarak rahatlayınca, bağımlılığıyla arasına set çekerek zararlı alışkanlıklarını geride bırakmış. Vokal tekniğinde Elvis Presley, Little Richard, Janis Joplin, Robert Plant ve idolü Freddie Mercury’den etkilenen Rob Halford, kendine özgü, güçlü, geniş aralıklı ve operatik vokaliyle anında tanınan imza stilini oluşturmuş.

(Rob Halford)

MTV tarafından tüm zamanların en iyi heavy metal grubu sıralamasında Black Sabbath ’ın arkasından ikincilik koltuğunu kapan Judas Priest, 50 milyondan fazla plak satışı, 18 stüdyo albümü, kendine özgü sahne kıyafetleri ve milyonlarca hayranıyla rock metal tarihine adını altın harflerle yazdıran bir grup olmuş. Ünlü parçalarının isimleriyle Sinner, Exciter, Steeler gibi gruplara da ilham olan Judas Priest, pek çok iniş-çıkışa rağmen, 2019’da müzikte 50 yılnı geride bırakmış. Bu yıl 72. Yaşını kutlayacak olan Metal Tanrısı Rob Halford ise, gerek değişik metal gruplarının kayıtlarında konuk olarak, gerekse 2022 yılında seyrettiğimiz Metal Lords gibi filmlerde ve TV dizilerinde ufak rollerde boy göstererek parlak kariyerinin keyfini sürüyor. 72 yaşın artık genç skalasında kabul edildiği günümüzde, rock metal dünyasının güzel yaşlanan ikonlarına uzun ömürler, nice albümler, kucak dolusu yeni Grammyler diliyorum (bakınız 75 yaşında Patient Number 9 albümü ile bu yıl Grammyleri kapan Ozzy Osbourne).

Müzikle kalın,

©2023@metaloda
“Her hakkı saklıdır. Kaynak göstermeden alıntı yapılamaz. Başka yerde yayınlanamaz.”

2 replies
  1. Alma
    Alma says:

    Very quickly this web page will be famous among all blogging and site-building users, due to it’s
    good posts

Comments are closed.