From Black Sabbath to Gojira, we have focused on the activism and veganism of metal artists:
From Black Sabbath to Gojira, we have focused on the activism and veganism of metal artists:
Black Sabbath‘tan Gojira‘ya hayranı olduğumuz metal müzik sanatçılarının çevreci ve vegan duruşlarına bir göz attık:
Merhaba dostlar, Romalılar! Bugün sizlere (biraz geç olsa da…) Taa çok uzaklardan hatta en uzaklardan, Avustralya’dan ülkemize gelen, Ekim ayında güzel Beşiktaş’ımızda ağırlamış olduğumuz enteresan oluşum “Ne Obliviscaris” grubundan ve en az onlar kadar enteresan, şaşırtıcı sahne performanslarıyla ülke topraklarından çıkma Melodic/Groove Metal Müzik grubu “Hatemotion”dan bahsetmeye çalışacağım. Takvim yoğun ilerliyor, ülkemizde “Metal Müzik” özellikle konserler açısından en verimli dönemlerinden birini geçiriyor diyebilirim. Bunda organizatörlerin ve mekan işletmecilerinin payı çok büyük olsa da yerli Metal Müzik gruplarımız da bu güzel sürece katkı vermek için azımsanmayacak şekilde fedakarlık ve çalışma içerisinde bulunuyorlar.
Evet müzik dolu bir yıl daha geride kaldı. Metal Oda için harika bir yıl olurken Instagram’da yaklaşık 25 bin takipçiye ulaştık.
2024’te öne çıkan röportajlarımız ise YouTube Metal Oda’ya konuk olan Profesör Brian Cox, Judas Priest Ian Hill, mezzo-soprano Marina Viotti, metal cellist Raphael Weinroth-Browne, Hayko Cepkin, Myrath, Septicflesh, gitar virtüozu Al Di Meola ve Jethro Tull efsanesi Ian Anderson oldular.
İngiliz heavy metal ve rock dünyasının müzisyenlerine, gruplarına hayranlığım su götürmez. O kadar ikonik tavırları var ki, ada kültürünün onlara yansıması olarak, sesleri, dansları, besteleri, kıyafetleri, kilo almamaları (burada gülümsüyorum) takdire şayân. Hatta kilo almamalarına, onlara olan yüksek sevgimden yakıştırdığım sıfat ile “kuru popo” diyorum.
İçlerinde imaj olarak değişenler de yok değil hani (kilo alanları kastediyorum.) Onların içinden çok sevdiğim, Iron Maiden‘ın erken dönem, orijinal vokalisti Paul Di’Anno da var. Dün duyduğumuz bir haber ile müzik severler olarak çok üzüldük. Paul Di’Anno, 21 Ekim 2024’tarihinde, henüz 66 yaşında iken hayata veda etti.
Engin müzik okyanusunda zaman zaman şaşırtıcı, heyecan verici ve çok özgün işlerle karşılaşıyoruz: ilk dinlediğimde bünyemde şok etkisi yapıp hayranlık uyandıran Sleep Token, TesseracT, Opeth ve Steven Wilson vb sıradışı grup ve müzisyenlerin işleri gibi. Teenager yıllarımda ilk kez karşılaşıp afalladığım Al Di Meola ve Iron Maiden’ın yaptıkları müzik gibi. Dün gece Zorlu Psm’de ilk Türkiye konserini veren Plini de Spotify çöplüğüne her gün yüklenen yüzbinlerce yeni müzik arasından özgünlüğü, vizyonerliği ve yaratıcılığı ile sıyrılmayı başaran, her anlamda transandantal bir deneyim.
2024’te gerçekleşecek metal müzik konserlerinin en heyecanla beklenenlerinden biriydi Opeth İstanbul konseri. Daha önce yolu Türkiye’den defalarca geçen grup, özgün, sanatsal ve çok katmanlı müziği ile progresif death metal türünün kuşkusuz en büyüğü.
2024 yılının açıklandığında en çok heyecan yaratan konserlerinden biriydi Bruce Dickinson İstanbul konseri. Iron Maiden grubu ile gelmeyip de solo işlerinden bir seçki sunmak üzere gelmesine bozulan fanlari oldu tabii ki. Ama Iron Maiden ile gelse bu tadı alır mıydık bilemiyorum.
Bruce Dickinson kimdir, 19 Temmuz 2024 İstanbul konseri öncesi daha yakından tanımak ister misiniz?
7 Ağustos 1958 Worksop Nottinghamshire İngiltere’de doğan Bruce Dickinson ünlü heavy metal grubu Iron Maiden ’ın vokalistidir. Lirik tenor ses aralığı ve operatik tarzı ile heavy metal dünyasının en iyi vokalleri arasında yer alır. Şarkıcılık kariyerinin yanı sıra pilot, yazar, senarist ve eskrimci kimlikleriyle de öne çıkar.
Judas Priest heavy metal grubu 1969 yılında Birmingham’da kuruldu. Heavy metal tanrıları olarak adlandırılan Judas Priest 1974 yılında ilk albümü Rocka Rolla’yı çıkardı. Bu albüm sayesinde Judas Priest turneye çıkmış ve tüm dünyada tanınmaya başlamıştır.